بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

عَمَّ يَتَسَآءَلُونَ ١

Onlar birbirlerine neyi soruşduruyorlar?

– Hasan Basri Çantay

عَنِ ٱلنَّبَإِ ٱلۡعَظِيمِ ٢

(2-3) Hakkında ihtilâf edici oldukları o büyük haberi (mi)?

– Hasan Basri Çantay

ٱلَّذِي هُمۡ فِيهِ مُخۡتَلِفُونَ ٣

(2-3) Hakkında ihtilâf edici oldukları o büyük haberi (mi)?

– Hasan Basri Çantay

كـَلَّا سَيَعۡلَمُونَ ٤

Hayır (ihtilâfa ve soruşdurmıya hacet yok), ileride (onu) bilecekler.

– Hasan Basri Çantay

ثُمَّ كـَلَّا سَيَعۡلَمُونَ ٥

Yine hayır, ileride bilecekler onlar.

– Hasan Basri Çantay

أَلَمۡ نَجۡعَلِ ٱلۡأَرۡضَ مِهَٰدٗا ٦

(6-7) Biz yeri bir beşik, dağları kazıklar yapmadık mı?

– Hasan Basri Çantay

وَٱلۡجِبَالَ أَوۡتَادٗا ٧

(6-7) Biz yeri bir beşik, dağları kazıklar yapmadık mı?

– Hasan Basri Çantay

وَخَلَقۡنَٰكُمۡ أَزۡوَٰجٗا ٨

Sizi çift çift yaratdık.

– Hasan Basri Çantay

وَجَعَلۡنَا نَوۡمَكُمۡ سُبَاتٗا ٩

Uykunuzu dinlenme yapdık.

– Hasan Basri Çantay

وَجَعَلۡنَا ٱلَّيۡلَ لِبَاسٗا ١٠

Geceyi örtü kıldık.

– Hasan Basri Çantay

وَجَعَلۡنَا ٱلنَّهَارَ مَعَاشٗا ١١

Gündüzü maişet vakti yapdık.

– Hasan Basri Çantay

AYARLAR
Okuyucu